Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam107
Toplam Ziyaret796063
Şiir Tanıtım Köşesi


YUNUS GİBİ
Ataol Behramoğlu

Kıran vurdu memleketi
Zalimler hakan olmuştur
Yedikleri yoksul eti
İçtikleri kan olmuştur.

Kula kulluk etmeyenin
Vicdanını satmayanın
Haram lokma yutmayanın
Mekânı zindan olmuştur.

Yalan dolan yazıp çizen
Kudretliye övgü düzen
Dün dinsizim diye gezen
Bugün Müslüman olmuştur.

Emeksiz zengin olanın
Kitapsız bilgin olanın
Sermayesi din olanın
Rehberi şeytan olmuştur.

Haramisi, soyguncusu
Uğursuzu, vurguncusu
Cellat ruhlusu, soysuzu
Bakan, sadrazam olmuştur.

Korkan varsa konuşmaya
Anlam yükleyip susmaya
Gerek kalmadı korkmaya
Çünkü korkulan olmuştur.

Sesime kulak ver gülüm
Tutsaklığa yeğdir ölüm
Nerde varsa böyle zulüm
Çaresi isyan olmuştur.

Ataol Behramoğlu l

Sivil Darbe

ISBN: 9789944612630

Hastamın Ögretmeni - 11 - Nahit Hanım ve Diğer Ünlüler (3)

 Hastamın Öğretmeni

11- NAHİT HANIM VE DİĞER ÜNLÜLER (3)

Necip Fazıl'ın şiirini severim. Kendini de severim. Bir gün  Vedat'la beni yemeğe davet etti evine. Çok iddialıdır, çok aristokrat bir insandır.”

“Yemekler hazırlamış. Biz de gittik. Kapıdan girdim. O dikkatli ben de dikkatliyim. Sırası geldi, ‘Necip Fazıl Bey’ dedim. ‘Siz misafirleri terlikle mi karşılarsınız!’ Hemen değiştirip pabuçlarını giydi.”

“Biliyor musunuz boyun bağını bağlayamazdı. Önce bize uğrar, Vedat onun boyunbağını bağlardı.”

“Bir de yemin etmiş; köpeklere ekmek verecekmiş günahtan kurtulmak için: Allah onu affetsin diye. Annem de son derece müspet bir kadındı. ‘Oğlum sen deli misin? Günahsa günah. Köpeğe ekmek doğramakla günahtan kurtulmaz insan.’ dedi. Annem çok aklıselim sahibi bir kadındı. ‘Siz hâlâ mezar taşlarından medet bekliyorsunuz. Mezar taşlarından medet beklenmez,’dedi Necib'e.”

Sabahattin Ali bana da âşıktı. Ama zararlı bir çapkınlık değildi onun ki.”Sabahattin Ali’nin, Ali Kocatepe tarafından bestelenen “Eskisi Gibi” adlı şiiri Nahit Hanım için yazdığı söylenir. Sabahattin Ali, aşkına karşılık bulamayınca, ölünceye dek dost kalmak için anlaşırlar Nahit Hanımla. 

“Seneler sürer her günüm
Yalnız gitmekten yorgunum;
Zannetme sana dargınım
Ben gene sana vurgunum.

Başkalarına gülsem de
Senden uzak kalsam da
Sevmediğini bilsem de
Ben gene sana vurgunum.

Dağları aşınca başım
Geri kaldı her yoldaşım;
Gel sevgilim, gel kardaşım
Ben gene sana vurgunum.

Gönlüm seninkine yârdi
Aynı şeyleri duyardı;
Ayaklarımız uyardı...
Ben gene sana vurgunum.

İtilmiş, tekmelenmişim
Doğduğum günde yanmışım;
Yalnız sana güvenmişim
Ben gene sana vurgunum.”

 


          
 

 


Yorumlar - Yorum Yaz
Kitap Tanıtım Köşesi


UYGARLIK TARİHİ

Server Tanilli

Türkiye’de ortaöğretimin, özellikle de liselerin, 1950’lerle beraber gelip girdiği ve bugün de süren bir çıkmazı şudur: Tarih, felsefe, sosyoloji, edebiyat ve sanat gibi kültürün temel konularında, gençlere -hemen hemen- hiçbir şey verilmiyor; öğrencilerin kafalarına yalan yanlış, abuk subuk, ipe sapa gelmez birtakım şeyler tıkıştırılıyor.

Egemen sınıfların bir oyunudur bu!

Amaç da ne yapıp edip gençlerin uyanmasını engellemektir.

İşler öylesine tezgahlanıyor ki, daha liseden başlayarak gençlerin gözlerinin önüne bir “duman perdesi” çekiliyor; içinde yaşadıkları çağa ve topluma yabancılaştırılıyor.

Liselerden üniversite ya da yüksekokullara bu durumda gelen öğrencilerle bir “kültürel diyalog” kurabiliyor ve bir “kör dövüşü” dür gidiyor. Bu kitap, işte bu oyunu bozmak için yazıldı. Söyleyeceklerini de, bir “uygarlık tarihi” nin zemininde ve “çağdaş tarih” in çerçevesi içinde söylüyor.

Tek kelimeyle çağını tanıtarak.

Kültür; çağını tanıtıp bilinçlendirmiyorsa, laf yığınıdır.

Başta gençlere seslense de, temel kültüre meraklı herkesin öğreneceği çok şey var bu kitaptan. Okuyun göreceksiniz…


ISBN 6054183623