Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam224
Toplam Ziyaret796740
Şiir Tanıtım Köşesi


YUNUS GİBİ
Ataol Behramoğlu

Kıran vurdu memleketi
Zalimler hakan olmuştur
Yedikleri yoksul eti
İçtikleri kan olmuştur.

Kula kulluk etmeyenin
Vicdanını satmayanın
Haram lokma yutmayanın
Mekânı zindan olmuştur.

Yalan dolan yazıp çizen
Kudretliye övgü düzen
Dün dinsizim diye gezen
Bugün Müslüman olmuştur.

Emeksiz zengin olanın
Kitapsız bilgin olanın
Sermayesi din olanın
Rehberi şeytan olmuştur.

Haramisi, soyguncusu
Uğursuzu, vurguncusu
Cellat ruhlusu, soysuzu
Bakan, sadrazam olmuştur.

Korkan varsa konuşmaya
Anlam yükleyip susmaya
Gerek kalmadı korkmaya
Çünkü korkulan olmuştur.

Sesime kulak ver gülüm
Tutsaklığa yeğdir ölüm
Nerde varsa böyle zulüm
Çaresi isyan olmuştur.

Ataol Behramoğlu l

Sivil Darbe

ISBN: 9789944612630

Atam - Süleyman Çelebi

Portre
Musa Kâzım Yalım
   Yazan: Süleyman Çelebi. 1940’lı yıllar.
Deleyen ve ileten: Musa Kâzım Yalım.

Sana ve ruhuna selâm ey Atam!

Ölü diriltmeye sebep sen oldun.

Matem perdesini eliyle yırtan,

Cumhuriyeti kuran Atam sen oldun. 

 

Harbi umumide Türkler ölmüştü,

İtilaf devletler bizi bölmüştü,

Avrupa devletleri bize gülmüştü,

İlk önce haykıran Atam sen oldun. 

 

Adana gitmişti, İzmir’le Konya,

Türkler mahvolmuştu okunmaz künye,

Türkler’e zindandı şu koca dünya,

Zindan aydınlatan Atam sen oldun. 

 

Baykuşlara yuva olmuştu vatan,

İdareden acizdi o, hain sultan,

Kirli tırnakları vatandan atan,

Türk’ün feryadını duyan Atam sen oldun. 

 

Vatan köşesinden haykırdın hemen,

Dünyayı kapladı müthiş bir duman,

Başına toplandı Türkler o zaman,

Hasta canlandıran Atam sen oldun.  

 

Sultanlığı yıktın, Türklüğü kurtardın,

Kahraman şanınla dünyayı sardın,

Türk’e olan zulmü gözünle gördün,

Türk’e ilk nur saçan Atam sen oldun. 

 

Türkler ölmüştü çıkmıyor nefes,

Haykıran dünyaya kuvvetle bir ses,

Avrupa milletleri eyledi pes,

İlk sözü dinleten Atam sen oldun. 

 

Meydana çıkardın gizli sırları,

Başımızdan attın bakan körleri,

Türk’ün başına koydun cesur erleri,

Türk’ü canlandıran Atam sen oldun. 

 

Türkler bütün asır şerefli, şanlı,

Vicdanı temizdir, gözleri kanlı,

Türkler hasta değil, kuvvetli canlı,

Hastaya can veren Atam sen oldun. 

 

İsmet İnönü’nün yüksek kalemi,

Lozan’da silindi Türk’ün elemi,

Türkler esir değil, size köle mi?

Bu sözleri diyen Atam sen oldun. 

 

Tarihte yükseldi yiğitlik şanın,

Albayrak şahittir, şereftir kanın,

Sen varsın daima, ölmedi canım,

Türk’ün ilk gözyaşı Atam sen oldun. 

 

Yirmi sene bize kanatlar açtın,

Her türlü neşeli nurları saçtın,

Daha biz çocuktuk yuvadan uçtuk,

Türk’ü öksüz koyan Atam sen oldun. 

 

Fakat, Türk çocuğu şahin yavrusu,

Senden ilham aldı, Türk karısı,

Tarihe sığmıyor, Türk’ün Ulusu,

Tarihi dolduran Atam sen oldun. 

 

Naaş’ın yok olduysa, adın vardır,

İsmet İnönü de Türklere yardır,

Ruhun üstümüzde daima vardır,

Türk’ün ilk göyzaşı Atam sen oldun. 

 

Rahat uyu ey Türk genci,

Planınla yürür İsmet İnönü,

Dünyaya şan saldı Türklüğün sana,

Türk’e şan saçan Atam sen oldun. 

 

Gerçekti nizamın, doğruydu yolun,

Şu fani dünyanın ahiri ölüm,

Hüdanın yanında, hikmetin salim,

Ulu Atam’ı Allah rahmet eylesin. 

 

Gözlerimiz ağlar, kalbimiz ağlar,

Tarihimiz ağlar, ülkemiz ağlar,

Gelecek asırda doğanlar ağlar,

Türk’e matem saçan Atam sen oldun. 


Yazan: Süleyman Çelebi. 1940’lı yıllar.

Deleyen ve ileten: Musa Kâzım Yalım.


 

 
Yorumlar - Yorum Yaz
Kitap Tanıtım Köşesi


UYGARLIK TARİHİ

Server Tanilli

Türkiye’de ortaöğretimin, özellikle de liselerin, 1950’lerle beraber gelip girdiği ve bugün de süren bir çıkmazı şudur: Tarih, felsefe, sosyoloji, edebiyat ve sanat gibi kültürün temel konularında, gençlere -hemen hemen- hiçbir şey verilmiyor; öğrencilerin kafalarına yalan yanlış, abuk subuk, ipe sapa gelmez birtakım şeyler tıkıştırılıyor.

Egemen sınıfların bir oyunudur bu!

Amaç da ne yapıp edip gençlerin uyanmasını engellemektir.

İşler öylesine tezgahlanıyor ki, daha liseden başlayarak gençlerin gözlerinin önüne bir “duman perdesi” çekiliyor; içinde yaşadıkları çağa ve topluma yabancılaştırılıyor.

Liselerden üniversite ya da yüksekokullara bu durumda gelen öğrencilerle bir “kültürel diyalog” kurabiliyor ve bir “kör dövüşü” dür gidiyor. Bu kitap, işte bu oyunu bozmak için yazıldı. Söyleyeceklerini de, bir “uygarlık tarihi” nin zemininde ve “çağdaş tarih” in çerçevesi içinde söylüyor.

Tek kelimeyle çağını tanıtarak.

Kültür; çağını tanıtıp bilinçlendirmiyorsa, laf yığınıdır.

Başta gençlere seslense de, temel kültüre meraklı herkesin öğreneceği çok şey var bu kitaptan. Okuyun göreceksiniz…


ISBN 6054183623